Şamanizm ‘in ortaya çıkışı hakkında daha önce bir metin paylaşmıştık. O metinde de belirttiğimiz gibi, “insanlar doğayı anlamak için yine insanlıktan yola çıktılar. Şamanizm’in temelleri de bu şekilde oluşmaya başladı. Bu durumda şunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz; Şamanizm insanın kendindendir.”

Bu yazımızda da Şamanizm’in ortaya çıkışı ve yayılma alanları hakkında bugüne kadar yapılan çalışmaları da göz önünde bulundurarak size sunacağız. Hazırsak başlayalım!

Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; Şamanizm ile alakalı en eski bilgilerin çoğunluğuna maalesef yine Çin kaynaklarından ulaşabiliyoruz. Zaten bildiğiniz üzere Şamanizm’in bir kutsal kitabı veya kurallar kitabı bulunmamaktadır. Hiçbir zamanda böyle bir kaynak olmamıştır. Yani var olan bir kaynağın imha ya da tahrif edilmesi söz konusu değildir. En başından beri yoktur. Dolayısıyla bu konuda araştırma yapan birbirinden kıymetli araştırmacıların neredeyse tamamının ulaştığı nokta Çin kaynaklarıdır. İkinci kaynak ise; Şamanist kavimlerin dilden dile bugüne getirmiş olduğu kültürel aktarımlar ve bu aktarımların derlemeleridir.

Aslına bakmak gerekirse “Şamanizm” diye bir kavram ilk zamanlarda mevcut değildi. Toplumun “seçilmiş” insanına Şaman deniliyordu ve inanç sisteminin adı da “Şaman İnancı” idi. Yani inanç kavramının karşılığı olarak “Şamanistim” değil “Şamanım” ifadesi kullanılmaktaydı. Fakat günümüze gelindiğinde bu iki farklı olguyu da karşılayan “Şaman” kelimesi anlam bakımından birbirinin içine geçmeye başladı. Artık Şaman kavramı bir inanç sistemini değil yalnızca “seçilmiş” kişi olan Şaman’ı ifade etmeye bundan dolayı da karışıklık yaşanmaya başladı. Dolayısıyla araştırmacılar, özellikle de sosyal bilimciler, bu karışıklığı ortadan kaldırmak için yeni bir kavram ortaya koydular. Buna göre seçilmiş olan kişi “Şaman” bu sisteme inanan kişi ise “Şamanist” olarak ifade edilmektedir. Biz de bu şekilde ilerleyeceğiz.

Şamanizm’in Ortaya Çıkışı

Michel Perrin Şamanizm’in tanımını; “Şamanizm, insanın ve dünyanın özel bir tasarımını içerir. İnsanlar ile ” Tanrılar” arasında özel bir bağ olduğunu varsayar. Şamana, her türlü dengesizliği önleme ve her türlü talihsizliğe karşı koyma işlevi yükler. Şaman, insanların başlarına gelen talihsizliklerin nedenlerini açıklamakla, bu sıkıntıların önüne geçmekle ya da acılarını yatıştırmakla yükümlüdür. Bu anlamda Şamanizm bir dizi eylemin altında yatan bir fikirler bütünüdür.”1 şeklinde yapmaktadır.

M. Eliade’nin Şamanizm ve Şaman kavramlarına ilişkin tanımı ise şu şekildedir; “Şamanizm, ilkel bir esrime tekniğidir. Şaman bir ruhlar kılavuzudur. Ateşe egemen olma ve büyülü uçuş gibi uzmanlıkları vardır. Bir· trans uzmanıdır. Bu trans sırasında, ruhunun bedenini terk ederek göğe yükselmeye ya da yeraltına inmeye giriştiği varsayılır. Egemenliği altına aldığı “ruhlarla” ilişkiler geliştirir… Ölülerle , “cinlerle” ve doğanın ruhlarıyla onların aleti haline gelmeksizin iletişim kurar.”2 Bu tanımlardan da anlaşılacağı üzere, Şamanizm bir ihtiyaç sonucu ortaya çıkmış olmakla birlikte, Şaman’ları diğer insanlardan ayıran daha üstün güçler olduğunu da kabul etmektedir. Yani Şamanizm’i, bir kesimin yaptığı gibi, “İnsanların inanca ihtiyacı vardı bunu buldular” şeklinde sığ bir düşünceye hapsetmek doğru değildir.

Yine Perrin’in belirttiği gibi çoğunluğun kabul ettiği üzere, “şaman” sözcüğü, Tunguz diline ait Çaman’dan gelmektedir. Sözcüğün köküne dair farklı yaklaşımlar mevcuttur. Bunlardan biri Ça’dan -bilmek- türemiş olan çaman, “bilen insan” anlamına gelmektedir. Sözcüğün kökenine yönelik bir başka yaklaşım ise, şamanın “sıçramak, dans etmek, coşmak” anlamına gelen bir fiil kökünden türediğini varsaymaktadır. Şaman kelimesinin kökenine ve kültürlere göre aldığı isimlere önceki yazımızda değinmiştik o yüzden tekrarlamıyoruz.

Daha önce yazmış olduğumuz “Şamanizm Nedir?” yazımızda da belirttiğimiz gibi “Şamanizm” adı altında isimlendirilmiş varlığı son yıllarda yapılan araştırmalara göre Üst Paleolitik Dönem’e yani 10.000 ila 50.000 yıla kadar tarihlendirilmiştir. Diószegi3, Dünyadaki hemen hemen her ilkel kültürde Şamanizm’e benzer unsurlar bulunduğunu söyler. Fakat bu ögelerin tamamını Şamanizm’le bağdaştırmaz. Y. Ziya Yörükan’a4 göre Şamanizm, bütün dinlerden önce de vardı.

Tüm bu açıklamalara dayanarak şu sonuca varılabilir; karşımızda tam olarak nerede ve nasıl ortaya çıktığı bilinmeyen ama insanlığın ilk tarihine kadar izleri olan bir inanç sistemi bulunmaktadır. Dolayısı ile böyle bir olgu hakkında incelenebilecek onlarca başlık mevcut. Bu sayfada ağırlıklı olarak anlatılan Şamanizm Geleneksel Şamanizmdir fakat yeri geldikçe neo-şamanizme de değineceğiz elbette.

Bir sonraki yazımızda Şamanizm’in din olup olmadığı konusunu inceleyeceğiz. Bu karışıklığı da ortadan kaldırdıktan sonra Şamanizme ait unsurları incelemeye başlayacağız.

Keyifli okumalar dileriz.

  • Şamanın Bahçesi

Daha fazla bilgi için instagram hesabımızı ve web sitemizi takipte kalın!

Kaynakça:
  1. Perrin, M., Şamanizm, İletişim Yayınları, İstanbul-2003.
  2. Eliade, M., Le Chamanisme et Les Techniques Archaïques de L’extase, Paris-1951.
  3. Diószegi, V., “Samanizmus”, Sámánok és Kultúrák, Budapeşte-2006.
  4. Yörükan, Y. Z., Müslümanlıktan Evvel Türk Dinleri Şamanizm, Ötüken Neşriyat, İstanbul-2006.