Diğer çakralar başlığını gördüğünüzde, tahmin ediyoruz ki, şaşırdınız. Çakraları araştırmaya karar verdiğinizde basılı yayınlardan ve internet ortamından birçok kaynak bulabilirsiniz. Bu kaynakların neredeyse hepsi 7 ana çakradan, renklerinden, görevlerinden, arındırılmalarından ve dengelenmelerinden ve bu 7 ana çakraya dair diğer birçok şeyden bahseder. Fakat çok azı bu yedi ana çakranın dışındaki çakralara değinir. Bu yazımızda sizler için, en basit ve temel haliyle diğer çakralara değineceğiz. Öyleyse başlayalım!
8. ÇAKRA – ALTIN GÜNEŞ ÇAKRASI
Diğer çakralar dendiğinde ilk değinmemiz gereken çakra, 8. Çakra olarak geçen Altın Güneş Çakrası’dır. Altın Güneş Çakrası, auramızın dışında ve tepesinde yer alır. Auranızda bulunan enerjilerin kontrolüyle ilgilenirken diğer çakraların enerji kaynağı ve kontrol mekanizmasıdır. Bu çakra herhangi bir salgı bezi ile etkileşim halinde değildir. Bunun yerine, bedenimizin iç salgı bezleri, hormon üreten dokuları, hormonları ve hormon reseptörlerini kapsayan endokrin sistemiyle ilişkilidir. Atın Güneş Çakrası sizi siz yapan her şeyi denetler. Spritüel bedenleriniz, duygusal bedenleriniz, fiziksel bedenleriniz, öğrendikleriniz, geçmişiniz, bugününüz ve geleceğiniz denetimi altında olan şeylerdir. (Bedenler bir sonraki yazıda detaylandırılacaktır). Eğer kök çakranızdaki enerji temiz değilse veya Altın Güneş Çakrası’na ulaşmazsa endokrin sistem dengesiz bir hale gelir.
Bu çakranın en önemli özelliği, sizde var olan her türlü enerjiyi ayıklamak, sınıflandırmak, temizlemek ve yönlendirmektir. Bu enerji yalnızca sizin oluşturduğunuz enerji değil, dışarıdan aldığınız enerjileri de kapsar. Dışarıdan aldığınız enerjilerin içinde mesajlar, görüntüler, size yönlendirilen sözlerin yarattığı pozitif veya negatif enerjiler ve buna benzer enerjiler vardır. İşte Altın Güneş çakranız tüm bu enerjiler ile ilgilenir ve sizin yararınıza olacak şekilde yine size iletir. Bu durum kalbinizin sizde var olan kanı temizleyip tekrar vücudunuza vermesi ve akciğerinizin sizde var olan oksijenle birlikte dışarıdan aldığı oksijeni de temizleyerek yine sizin için kullanmasına benzer.
Altın Güneş çakranız bunlarla birlikte spritüel gelişiminizde de sizi destekler. Sizi korur ve sizi yönlendirir. Ona güvenmeniz halinde sizin için elinden geleni yapacağından şüpheniz olmasın. Fakat burada şöyle bir detayı vermemiz yerinde olacaktır; Altın Güneş çakranız enerjileri temizler ve size yönlendirir. Fakat bu enerjiyi ne yönde kullanacağınız tamamen sizinle alakalıdır. Bu temiz enerjiyi kendinizi iyileştirmek, enerjinizi yükseltmek ve spritüel açıdan gelişmek için de kullanabilirsiniz, kendinizi veya başkalarını üzmek içinde… Aynı zamanda bu çakra auranızın dışında bulunduğu için size ve yaptıklarınıza karışmaz. Sizi ödüllendirmez veya cezalandırmaz. Bunun için az veya fazla enerji vermez. Objektifdir. Stabil bir enerji akışı sağlar. Bu enerjiyi nasıl kullanacağınız tamamen sizin sorumluluğunuzdadır. Anda kalır ve anı yaşarsanız enerjiyi en verimli haliyle kullanırsınız. Geçmişe takılır kalırsanız, bağımlılıklara sahip bir hayat sürerseniz veya takıntılarınızı kontrol edemezseniz enerjinin çoğunu buraya harcadığınız için size kalan enerji elbette düşük olacaktır.
Altın Güneş Çakrası her bireyde mevcuttur. Bu, her bireyin temiz ve tarafsız bir enerji deposuna sahip olduğu anlamına gelir. Fakat birçok insan bu enerjinin bilincinde değildir dolayısıyla kullanamaz veya kullandığının farkına varmaz. Karla McLaren (2005) bu konu hakkında şunları belirtmiştir: “Altın güneş enerjisi, rehber ruhlarınızın enerjisidir ve kişisel enerjinizdir. Her birimiz için Tanrı tarafından yaratan bir enerji deposudur. Bilinç üstü ve bilinçaltıdır.
Enerjimizi kendimize geri çağırdığımızda ya da enerjiyi auramızdan, bedenimizden, imajlardan veya sözleşmelerden dışarıya toprakladığımızda altın güneş çakramız çalışmaya başlar. Bir enerji arındırıcısı gibi çalışır. Altın güneş bu görev için en uygun çakradır çünkü auranın ve bedenin dışında yer alır… Beden bağlantılı çakraların hiçbiri enerji vakumlamamalıdır. Bunun için yapılmamışlardır. Altın güneş çakrası ise enerji vakumlar çünkü bu özel iş için vardır. O bizim dua bankamız, enerji temizleyicimiz ve çok yönlü arınma aracımızdır. Altın güneş çakrası diğer tüm çakraların çalışmasını sağlayan enerjidir. Bizi hayatta tutan enerjidir. Altın güneş tedavisini uyguladığımızda bu çakranın yüce amacına ulaşırız.” (s. 224)
EL ÇAKRALARI
Her iki avucumuzun tam ortasında birer çakra bulunur. Bu çakralar 7 ana çakramıza oranla daha küçüklerdir. Sürekli açılır ve kapanırlar bundan dolayı bedenimizin en aktif çakralarıdır. Belli bir renge sahip değillerdir. Belli bir enerjiyi depolamazlar. Bunun yerine enerjiyi alma ve verme işlevini yerine getirirler. Yaratıcılık ve üretkenlik gerektiren konularda da aktif olarak kullanılırlar. Kalp çakrasına bağlıdırlar. Şifacılar el çakralarını oldukça aktif kullanırlar çünkü şifayı el çakraları aracılığı ile aktarır ve kişideki hastalıkları el çakraları aracılığı ile kendi bedenlerine çekerler.
Şifa enerjiniz mevcut ve yoğun olabilir fakat siz bunun bilincinde olmayabilirsiniz. Bu riskli bir durumdur çünkü böyle bir durumda kalp çakranızda depolanan enerji sürekli olarak kollar aracılığı ile ellerinize ve el çakralarınız aracılığı ile dışarıya aktarılır. Veya tersi bir durumda sürekli olarak dışarıdan negatif enerji çekebilirsiniz. Bundan dolayı kalp çakranız dengesizleşebilir. Böyle bir durum olduğunu hissettiğiniz zaman ellerinizi 10 saniye boyunca birbirine sürterken enerji akışının bilinciniz dışında gerçekleşmesine izin vermediğinizi telkin ederek akışı durdurabilirsiniz.
El çakralarının açıklığından olumsuz etkilenen sadece şifacılar değildir. Temizlikçiler, psikologlar, psikolojik danışmanlar gibi insanlarla ve negatif enerjilere maruz kalınan durumlarla içli dışlı olan meslek gruplarında da negatif enerjinin bedene alınma olasılığı yüksektir. Bu tarz meslek gruplarında çalışan insanların da yukarıda verdiğimiz uygulamayı yapmaları faydalı olacaktır.
El çakralarının tamamen kapalı olması da istenmeyen bir durumdur. Çünkü böyle bir durumda kalbin temel enerjisi olan koşulsuz sevgi enerjisi gerekli akış alanı bulamaz. Bu da kişiyi soğuk, empatiden yoksun ve daha ileri gidecek olursak; merhametsiz biri haline dönüştürebilir. Her şeyin dengede olan hali iyidir. Dolayısıyla bu dengeyi sağlamak için yine yukarıdaki uygulamayı gerçekleştirerek enerjisinin olması gereken yerde olması gerektiği gibi akmasını sağlayabilirsiniz.
Ellerinizin birini veya ikisini birden kaybetmeniz durumunda çakralarınız yok olmaz. Hala orada ve olması gerektiği gibi çalışmaya devam ederler.
AYAK ÇAKRALARI
Her iki ayak tabanımızın tam ortasında birer çakra bulunur. Bu çakralar 7 ana çakramıza oranla daha küçüklerdir. Çoğunlukla açık olmakla birlikte bu çakralarda sık sık açılır ve kapanır. Belli bir renge sahip değillerdir fakat toprakla bağlantılı olduğu için kahverengi veya 1. çakraya bağlı oldukları için kırmızı olarak betimlenebilirler. Belli bir enerjiyi depolamazlar. Bunun yerine enerjiyi alma ve verme işlevini yerine getirirler. Topraklama bu çakralar aracılığı ile gerçekleşir. Öfke, gerginlik, sinir, stres gibi negatif enerjiler ayak çakralarımız aracılığı ile toprağa aktarılırken doğadan gelen iyileştirici, besleyici ve bütünleştirici enerji yine bu çakralar ile bedene alınır. Ayak çakralarınız aracılığı ile iyi bir topraklanma sağlamış ve kök çakranız dengede olsa dahi solar pleksus, kalp ve boğaz çakranız dengede değilse yeryüzüyle bağlantınızda sorun yaşamanız olasıdır. Ayak çakrası bedenin iyileştiricisi gibi çalışır. Dolayısıyla çakralar ne kadar dengede olursa ayak çakralarına binen yük de o kadar hafifler.
Genel olarak (bilinçli) çakra açıklıklarının 1 haftayı geçmemesi önerilir fakat ayak çakralarının yeterli topraklama ve iyileştirme gerçekleştirebilmesi için daha fazla zamana ihtiyaç duyma ihtimali vardır. Sağlıklı ayak çakraları toprakta bulunan bilgelik ve sakinlik enerjisi ile bağlantıda kalmanızı sağlar. Ayak çakralarınızda bir sorun var ise bedeninizde ve bedenlerinizde mevcut olan negatif enerjilerin topraklanmasında sıkıntı yaşanır. Aynı zamanda kök çakranızda tıkanmalara da sebep olur. Bu sorunları yaşamamak için öncelikle 1. çakranız olan kök çakrası daha sonra 3. 4. Ve 5. çakralarınız ve nihayetinde olabildiğince tüm çakralarınızın dengede olması oldukça önemlidir. Çakralarınızı nasıl dengeleyeceğinizi bilmiyorsanız; “Çakra Dengeleme Nasıl Yapılır?” ve “Çakra Dengeleme Meditasyonları” yazılarımıza göz atabilirsiniz.
Faydalı bir yazı olmuş olması dileğiyle.
- Şamanın Bahçesi
Daha Fazla Bilgi İçin İnstagram Hesabımızı ve Web Sitemizi Takipte Kalın!
Kaynak: McLaren, K. (2005). Aura Ve Çakra Kullanma Kılavuzu. 2. Baskı. Kuraldışı Yayıncılık. İstanbul.